Ana Sayfa Arama Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

TİP Genel Başkanı Baş: “Ara zam yapmamak için enflasyonda tadilat girişimlerine başladılar”

“Ticaretin devam ettiğini kabul etmesi için daha ne yapması lazım?”

"Ticaretin devam ettiğini kabul etmesi için daha ne yapması lazım?"

 Türkiye İşçi Partisi (TİP) Genel Başkanı Erkan Baş, “Şimdi ara zam yapmamak için enflasyonda tadilat girişimlerine başladılar. Bu kez de bölgedeki gelişmeler diye bir bahaneleri olacak, fatura yine emeklilerin, emekçilerin, yoksul halkın sırtına bindirilecek. TÜİK eliyle başlattıkları operasyon da tıkır tıkır işliyor. Ne hikmetse her yılın aralık ve haziran ayında enflasyon düşüyor. Bu, nitelikli hırsızlıktır” dedi.

TİP Genel Başkanı Erkan Baş, Meclis’te basın toplantısı düzenledi. İsrail’in İran’a yönelik saldırılarını kınayarak konuşmasına başlayan Baş, NATO Zirvesi’nde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve ABD Başkanı Donald Trump’un aynı karede yer aldığı fotoğrafı göstererek, fotağraftan utandığını söyledi. Baş, “Böyle utanmazca fotoğraf verilmesini kabul etmiyorum. Bu sadece poz değil, bir ittifak ve itiraf fotoğrafı. Bu poz, savaş baronlarıyla, emperyalistlerle kurulan kirli dostluğun belgesidir. ‘One minute’, mesele ihaleye gelinçe çok minute. Burada İsrail’e, ABD’ye kafa tutmalar. Ama iş masaya gelince NATO’da poz vermeler, Trump’la pozlarını pekiştirmeler, ateşkes için Trump’a teşekkür etmeler” diyerek tepki gösterdi. Baş, şöyle devam etti:

“Erdoğan, tüm güçleriyle Gazze’ye yönelecekleri için mi teşekkür ettiniz? Orta Doğu yeterince kan gölüne dönmedi, daha büyük savaşlara önderlik etsin diye mi teşekkür ettiniz? Adam ‘var gücümüzle Gazze’ye yönelmeye devam edeceğiz’ diyor, üç maymunu oynamaya devam edecek. Filistin ile ticareti kesmeyenler, her katliamdan sonra Filistin’e timsah göz yaşları dökmeye devam edecekler.

Herkese sormak istiyorum: Kürecik’te İncirlik’te Amerikan postallarının ne işi var? Herkese bu soruyu sormanın tam zamanı değil mi? İktidar bu soruyu soramaz çünkü koltuğa bu projeler yürütülsünler diye oturtulmuşlardı. Hatırlayın, ‘NATO’nun Libya’da ne işi var?’ diyorlardı, sonra ‘NATO, Libya’ya tabii ki girmeli ‘dediler. Ben de soruyorum NATO’nun Kürecik’te İncirlik’te ne işi var? İktidar yandaşları, sorabiliyor musunuz, Amerikan askerlerinin İncirlik’te, Kürecik’te ne işi var? Var mı soracak cesaretiniz? İsrail tek başına Orta Doğu’yu kana buluyor, tek bir yaptırımınız var mı? Sizi birlikte olmaya itecek tek şey var o da Amerikan doları. Amerikan doları kazanmıyorsanız birlik kurmuyorsunuz.

“Ticaretin devam ettiğini kabul etmesi için daha ne yapması lazım?”

Sözde Filistin davasıyla yatıp kalkıyorlar ama Filistin davasını satmak için her taklayı atıyorlar. Daha geçen hafta Madleen gemisi, birkaç saat kala baskına uğradı ve tüm gönüllüler kaçırıldı. Sembolik miktarda tıbbi malzeme ve gıda taşıyan bir gemiydi bu. İsrail savaş suçlarına bir yenisini daha ekledi. İnsanlık bu süreçte ne yapıyor? İsrail’in ne yaptığını biliyoruz. Gazze’ye yardım geçişini engelliyor. Bizim buna bir yaptırımımız oldu mu? Aynı günlerde Mersin Limanı’na demir atan Vela Gemisi, İsrail’e ham madde taşıyordu. Her dara düştüklerinde Filistin eylemi düzenleyenler, İsrail’in bu ölüm tüccarlığına karşı 3 maymunu oynamıyor da ne yapıyor? Dışişleri Bakanlığı yalandan açıklamalarla ‘Dostlar alışverişte görsün’ diye bir şeyler söylüyor. Buradan özellikle AKP’ye oy vermiş emekçi kardeşlerimize sesleniyorum: Yalan söylüyorlar. Gazze’deki ölüm değirmenine su taşıyorlar. Vela Gemisi’ne engel olmak için tek bir adım atmadılar. İsrail’le ticaret al gülüm ver gülüm devam ediyor. Dışişleri Bakanı, İsrail’le ilişkilerin Filistin’e zarar vermediğini söylüyor. Ticaretin devam ettiğini kabul etmesi için daha ne yapması lazım?

Nihat Zeybekçi, Adalet ve Kalkınma Partisi’nin Genel Başkan Yardımcısı sıfatıyla yaptığı konuşmayı okumak istiyorum: ‘Yani eyvallah, İsrail’in Filistin’de, Gazze’de yaptığı soykırımı, katliamı, bebek katliamını, şiddetle kınıyoruz eyvallah. Buna diyecek bir şey yok ama diğer taraftan da ticaretin kimseye zarar vermeyen bölümleriyle ilgili de çünkü bizim İsrail’le serbest ticaret anlaşmalarımızın olduğu bir ülke. Yani 6 satıp 1 aldığımız bir ülke. O anlamda daha hassas olmamız gerektiğine inanıyorum’. gözünü para hırsı bürüyenler buna göz yummuş.’

“Bunların Filistin davası yalan üzerine”

İsrail’in silah tedarikçisi Leonardo ile Baykar arasında bir anlaşma yapıldı, 3 dilde yapılan anlaşma kamuoyuna duyuruluyor. Ben bu Leonardo şirketinin ne olduğunu bilmiyordum ama bunlar biliyorlardı. TRT Haber, şöyle bir manşet atmış, ‘İsrail’e askeri malzeme taşıyan Londra’daki merkezi, boyalarla protesto edildi’. TRT nereden bilsin ki bir süre sonra Selçuk Bayraktar gidecek bu şirketle anlaşma yapacak? Aynı manşetleri de A Haber’de bulabilirsiniz. Anlaşma yaptıktan sonra manşetler bir anda ters dönüyor. Böyle tarihsel bir süreçte İsrail’le yapılan anlaşmanın açıklanabilir bir yeri var mı? Bunların Filistin davası yalan üzerine. Bunun bize yansıması ne? Sayın İngiliz Mehmet hemen keyiflendi tabii. Çünkü halkı karşı karşıya bıraktıkları açlık ve sefaleti gizleyecek bir enstrümana kavuştular.

“Bu, nitelikli hırsızlıktır”

Bu iktidar döneminde herhangi bir hedefin tutturulabilmesi hiç mümkün olmadı. Şimdi ara zam yapmamak için enflasyonda tadilat girişimlerine başladılar. Bu kez de bölgedeki gelişmeler diye bir bahaneleri olacak, fatura yine emeklilerin, emekçilerin, yoksul halkın sırtına bindirilecek. TÜİK eliyle başlattıkları operasyon da tıkır tıkır işliyor. Ne hikmetse her yılın aralık ve haziran ayında enflasyon düşüyor. Ne zaman iş zam olayına gelse, enflasyonda büyük mucizeler hayata geçiyor. TÜİK, bir hamlede enflasyonu indiriyorsa bu ülkede Merkez Bankası’na, Hazine ve Maliye Bakanlığı’na, Mehmet Şimşek’e ne ihtiyaç var? Zaten TÜİK, enflasyonu ihtiyaca göre düzenliyor. Bu, nitelikli hırsızlıktır. DİSK Araştırma Dairesi, Ücret Kayıpları İzleme Raporu’nda enflasyonun 5 ayda işçi ve memurun en az 198 milyar lirasını yok ettiğini hesaplamış. Bu 5 ayda her işçi kardeşim ortalama 5 bin 870 lira para kaybetti. Asgari ücretli açısından baktığımızda da 3 bin 336 lira her asgari ücretlinin bir kaybı var. Bunun bir yansıması da işsizlikte oldu. İşsizlikte pandemi sürecinin üzerine çıktık. Geniş tabanlı işsizlik son 1 yılda 2 milyon, son 1 ayda 1 milyondan fazla arttığı geniş tanımlı kadın işsizliği oranının yüzde 40’lara geldiği bir tabloyla karşı karşıyayız.”

Mehmet Pehlivan’ın tutuklanmasına da değinen Baş, “Ekrem imamoğlu’nun avukatı olduğu için bir insan tutuklanamaz. Bu savaş, düşman hukukunda bile olamaz. Ekrem İmamoğlu’nun her şeyini yasaklıyorsunuz, savunmasını da yasaklıyorsunuz. Bunun ne anlama geldiğini inşallah bielrek yapıyorlardır ki, ödeyecek bedeli görsünler” diyerek tepki gösterdi.

Baş, sözlerini şöyle sonlandırdı:

“Bundan 15 yıl önce, Devrimci Karargah davasından beraat eden sosyalistleri hukuksuzca tutuklayan, tahliye etmeyen Fettullahçı 23 hakim ve savcıya 15 yıl sonra ‘kişiyi hürriyetinden yoksun bırakma’ suçundan soruşturma açıldı. O zaman ‘biz istediğimiz gibi karar veririz’ diyen hakim ve savcılara 15 yıl sonra bugün soruşturma açılmış durumda, bunu unutmamalarını tavsiye ederim.

Burada yurttaşın tek güvencesi, basın emekçileri. Her yerde halkın haber alma hakkına saygı duyan basın emekçileri sayesinde bu ülkede hala basın mücadelesini sürdürebiliyor. Bunlardan bir tanesi KRT. Arkadaşlarımız maaşlarını yemek paralarını alamıyorlardı. DİSK’in Basın-İş Sendikası’nda örgütlendiler ve nihayet direniş 4 Haziran’da başarıyla sonuçlandı, hak edişlerini kazandılar.”