Ana Sayfa Arama Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

CHP Muğla Milletvekili Gizem Özcan, “AKP’siz olur, zeytinsiz olmaz!”

Muğla Milletvekili Avukat Gizem Özcan, zeytinlik alanlarda madencilik faaliyetlerinin önünü

Muğla Milletvekili Avukat Gizem Özcan, zeytinlik alanlarda madencilik
faaliyetlerinin önünü açan yasa teklifine Meclis kürsüsünden sert sözlerle tepki
gösterdi. Teklifin Anayasa’ya ve Zeytincilik Kanunu’na aykırı olduğunu
vurgulayan Özcan, “Taş çatlasa on yıl yetecek kömür için, yüzyıl zeytin veren
ağaçları yok etmeye değer mi?” dedi.

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Muğla Milletvekili Avukat Gizem, Türkiye Büyük Millet
Meclisi’nde (TBMM) görüşülmekte olan ve zeytinlik alanlarda madencilik faaliyetlerinin
önünü açan yasa teklifini sert sözlerle eleştirdi. Yasa teklifi üzerine Genel Kurul’da söz alan
Özcan, “Bugün Anadolu toprakları işgal altında olsaydı bu zeytinlere, bu kaim topraklara bu
kadar hoyratça davranılırdı. Bu kadar kadir kıymet bilmez, bu kadar talancı bir yaklaşım
olamaz” dedi. Özcan, teklifin yalnızca milletin toprağına değil emeğine, yarınına ve sağlığına da zarar
vereceğine dikkat çekti.

“Biraz vatan sevginiz varsa bu teklifi geri çekersiniz”
Muğla’nın yüzde 68’inin orman, yüzde 65’inde de maden arama ruhsatı olduğunu ifade eden
Özcan, bunun kabul edilebilir olmadığını vurguladı. İktidar milletvekillerine seslenen Özcan
şunları ifade etti; “Kökü bin yıllık ağaçları dozerlerle söken bir anlayışın bu topraklarda ne işi
var? Biraz vatan sevginiz varsa, emeğe biraz saygınız varsa, doğaya biraz saygınız varsa bu
teklifi hemen geri çekersiniz. Söylenecek her şey Meclis kapısında söylendi. Köylülerimiz
söyledi, defalarca yaptıkları açıklamalarda dile getirdi. Günlerdir Cemal Süreya Parkı’nda 24
saat nöbetteler. ‘Bu yasa geçerse köyümüz gidecek, ağaçlarımız gidecek, geçim
kaynaklarımız gidecek.’ diyen köylülerimiz canla başla mücadele ediyorlar. Biliyorsunuz da
bunu görmek istemiyorsunuz, gidip bir çaylarını içip ne için mücadele ettiklerini
sormuyorsunuz; soramazsınız çünkü verecek cevabınız da yok.”

“Teklif Anayasa’ya da Zeytincilik Kanunu’na da aykırıdır”
Teklifin Anayasa’ya da Zeytincilik Kanunu’na da aykırı olduğunu vurgulayan Özcan,
‘Zeytinler taşınabilir’ iddiasının bizzat köylüler ve bilim insanları tarafından Komisyonda
çürütüldüğünü hatırlattı. Özcan, “Zeytinliklerin taşınacağı yerlere dair de bir çalışma
yapılmadığını öğrendik. Teklif sahiplerinin daha kömür rezervinin ekonomik maliyetine dair
bir hesaplama yapmadıkları da ortaya çıktı. ‘Zeytinlik alanlar bize verilmezse elektrik
üretimini durduracağız.’ tehdidini yapanların karşısında bir diz çökme olduğunu hepimiz
biliyoruz. Soruyoruz: O zaman neden bu konuda ısrar ediliyor?” dedi.

“57 köy etkilenecek, 25’i tamamen taşınmak zorunda kalacak”
Muğla Büyükşehir Belediyesi tarafından yayınlanan rapora dikkat çeken Özcan, Milas ve
Yatağan’daki maden sahalarının genişlemesiyle birlikte 57 köyün etkileneceğini, bunlardan
25’inin de tamamen maden sahasında kaldığı için taşınmak zorunda kalacağını vurguladı. 61
bin 500 hektar zeytinlik alan maden sahası içerisinde, yaklaşık 819 bin zeytin ağacının da
katledileceğini söyleyen Özcan, “Bu mülksüzleştirmedir. Bir avuç şirketin azami kârı uğruna
yurttaşlarımız yüzyıllardır işledikleri topraktan, kök saldıkları köylerden kopmaktadırlar; bir
de bu kamu gücü arkasına alınarak yapılmaktadır. Mülksüzleştirmede sadece haneler yer
değiştirmemektedir, bununla birlikte oradaki kolektif bellek yok olmaktadır; toprakla birlikte
geçim gidiyor, komşuluk ilişkileri kopuyor, kadınların zeytin hasadı etrafında kurduğu
dayanışma çöküyor, göç eden aileler kent çeperlerine ne yazık ki mahkûm oluyor. Bir köylü
ailesi zeytinliğinden her yıl yağ çıkarıp çocuğunu okutabilir ama şirket zeytinliğin altındaki
kömürü çıkarıp atığını da köye bırakıp madenciyi de işsiz bırakıp gidince aileler göç ediyor,
aileler dağılıyor” ifadelerini kullandı.

“Emekçilerin çıkarını mı, yoksa şirketin çıkarını mı savunacaksınız?”
İktidar milletvekillerine “Siz emekçilerin ortak çıkarını mı savunacaksınız, yoksa şirketin
çıkarını mı savunacaksınız?” sorusunu yönelten Özcan, konuşmasını şu sözlerle sonlandırdı;
“Bir tarafta taş çatlasa on yıl yetecek kömür, diğer tarafta yüzyıl zeytin veren ağaçlar.
Bitirirken vicdanlarınıza bir kez daha çağrı yapıyorum: Bu teklifi derhâl geri çekin, dozerin
söktüğü zeytin ağacının yerine bir avuç kömür için halkın adalet duygusunu yakmayın ya da
istiyorsanız deneyin ve o ateşin sizi de yakacağını görün. Unutmayın, AKP'siz olur, zeytinsiz
olmaz!”