İzmir’in Ödemiş ilçesi Tosunlar Mahallesi’nde 2 Temmuz’da başlayan orman yangını devam ediyor. Yangında birçok ev kullanılmaz hale gelirken, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay, yangından etkilenen kırsal mahallelerde incelemelerde bulundu. Tugay, “Çok zor şartlarda yaşamalarına rağmen tarım ve hayvancılık yapmalarıyla hepimizin hayatına çok önemli katkılar veriyorlar. Onları yalnız bırakamayız. Ben hepimizin ulusal bir sorumluluğu olduğunu düşünüyorum. Bir yardım kampanyası başlatacağız. Bu evleri yenilemek için, bahçeleri yenilemek için tekrar hayvancılık yapabilmeleri için yaşamlarını sürdürebilmeleri için” dedi.
İzmir’in Ödemiş ilçesi Tosunlar Mahallesi’nde 2 Temmuz günü başlayan orman yangını, rüzgarın etkisiyle geniş bir alana yayılarak birçok kırsal mahalleyi etkiledi. Yangını havadan ve karadan söndürme çalışmalarını sürdürülüyor. Yangının etkilediği Karadoğan ve Işık mahallelerinde çok sayıda ev kullanılamaz hale geldi. Yangının neden olduğu tahribatı yerinde inceleyen İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay, bölge halkıyla bir araya geldi.
İncelemelerine Işık ve Karadoğan mahallelerinden başlayan Tugay, özellikle Karadoğan Mahallesi’nin yangından en fazla etkilenen mahalle olduğunu belirterek, “Yanan evlerin mümkün olduğunca hızlı bir şekilde yeniden yapılması lazım. İnsanların yaşamını sürdürebilmesi için yaptıkları tarım ve hayvancılık gibi faaliyetleri tekrar yapabilecek duruma gelmeleri lazım. Burada görev hepimize düşüyor. Tam olarak hasarın boyutunu belirleyip kimlerin acil olarak ne yardım ihtiyacı var? Bundan sonraki aşamalarda aşama aşama neler yapacağız? Bunları belirlememiz gerekiyor ve bunlar için çalışıyoruz şu anda” dedi.
“Hepimizin ulusal bir sorumluluğu”
Tugay, köylerin yeniden inşası için bir yardım kampanyası başlatacaklarını belirterek, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Mümkün olduğunca hızlı bir şekilde çevredeki ekosistemi tamir etmemiz lazım, bunlar kolay işler değil ama başka çaresi de yok. Ya bu köyü ya kapatacağız, yok edeceğiz ya da burada yaşamın devam etmesi için ve biz bu desteği vereceğiz. Köylerimizle ilgili bu olay bir kez daha bize şunu gösterdi. Zaten Türkiye’deki nüfusun sadece yüzdede yedisi köylerde yaşıyor. Çok az insan ama onlar da bizim için çok kıymetli. Çünkü çok zor şartlarda yaşamalarına rağmen tarım ve hayvancılık yapmalarıyla hepimizin hayatına çok önemli katkılar veriyorlar. Onları yalnız bırakamayız. Ben hepimizin ulusal bir sorumluluğu olduğunu şu anda düşünüyorum. O yüzden bir kampanya da başlatmak istiyoruz. Bunun için arkadaşlarımıza talimat verdim. İzmir Valiliği’ne bir başvuruda bulunuyorlar şu anda ve onaylandıktan sonra bir yardım kampanyası başlatacağız. Bu evleri yenilemek için, bahçeleri yenilemek için tekrar hayvancılık yapabilmeleri için yaşamlarını sürdürebilmeleri için.
“Benzer şeyleri yaşamamak için önlemler almamız gerekiyor”
Ama yeni yaptığımız evler daha iyi olsun istiyoruz. En azından yanmayan çatıları olsun. Bir vatandaşımız ‘benim evim yanmadı, çünkü çatım yanmayan türdendi’ dedi. Çoğu eve çatıdan kıvılcımlar geliyor. Böyle hassas şeyler var. Bizler milliyetçi insanlarız. Ülkesini, insanlarını seven insanlarız. Mutlaka sahip çıkacağız; ülkemize de şehirlerimize de, insanlarımıza da ve doğru olan neyse onu yapacağız. Böyle afetlerini tekrar etmemesi için de hepimizin üzerine düşen onlarca, yüzlerce görev var. Bunlar üzerine de tekrar tekrar düşüneceğiz. Çok değerli bilim insanlarımız var. Yangınlara karşı önlemler açısından. Dünden beri Türkiye’nin her tarafından herkes de yangınları nasıl durduralım? Ya da bundan sonra yangını nasıl tekrar etmesin diye. Bununla ilgili bize pek çok şey söylüyor. Önemli olan bu birlik beraberliği doğru bir şekilde sentezlemek ve buradan bir daha önümüzdeki dönemlerde olacak benzer afetler için önlemler alarak yolumuza devam etmek. Ben bu köyleri halkımızın, duyarlı insanlarımızın da desteğiyle yeniden kuracağımıza inanıyorum. Ondan sonra burada tekrar yaşam başlayacak ve yaralarımızı sarmış olacağız. En önemli şey de bir daha benzer şeyleri yaşamamak için ne önlemler almamız gerekiyorsa onları mutlak almamız gerekiyor.”
“Elektrikle ilgili yaygın bir şikayet var”
Vatandaşların yangının elektrik tellerinden kaynaklandığına ilişkin gözlemleri olduğunu ifade eden Tugay, şunları kaydetti:
“Özellikle elektrikle ilgili yaygın bir şikayet var. Pek çok noktada yangınların aslında elektrik tellerinden, elektrik direklerinden çıktığını da söylüyor olayı yaşayanlar benden direkt kendi bir gözlemi yok ama ‘şuradan başladı, şuradaki elektrik telinde sorun vardı oradan başladı’ şeklinde çok ifade var. Bir suçlama için değil ama bir durum tespiti için bunları konuşmak zorundayız. Kırsal bölgede ormanlardan geçen hatlarda ciddi bir bakım eksikliği sorunu var. Buralarda çokça yangın çıkıyor. Her yangın sonuçta ufacık bir kıvılcımla başlıyor. Ufacık bir kıvılcımla başlıyor. Bu yangında olduğu gibi işte şartlar yangının büyümesine elverişli olduğu zaman söndürülemeyen kocaman yangınlara dönüşüyorlar.”
“Yüzlerce insan evsiz kaldı”
Tugay, yaşanan felaketin boyutlarına da dikkati çekerek, “Milyonlarca ağaç yandı şu anda burada. Belki 10 tane köyde çok ağır hasar var şu anda. Yüzlerce insan evsiz kaldı. Bunun tek nedeni belki de direkten çıkan ufacık kıvılcımdı. Uygun iklim şartları olduğu için de bu yangın büyüdü ve durdurulamadı. Oluşan hasarın telafisi yok. Bunun olmaması için bir an önce bu elektrik hatlarıyla ilgili ne yapılması gerekiyorsa yapılması lazım” dedi.
“Ya biz kendimizi derleyip toparlayacağız ya da hep beraber yanıp yok olacağız”
İklim koşullarının yangınları artırdığını vurgulayan Başkan Cemil Tugay, “Bu olayda da havanın çok sıcak ve kuru olması rüzgarla beraber yangının yayılmasına neden oldu. Tabii ki kirlilik yangının yayılmasını kolaylaştırır. Ama sorumlu iklim. Bunu da bilmek lazım. Ufacık bir bahaneye bakıyor. Bizim her zaman olduğundan çok daha fazla ve farklı yangınla ilgili önlem almış olmamız lazım. Hava söndürme araçlarının çok daha fazla sayıca artmış olması lazım. Yanmaya dirençli evler, köyler, bahçeler, ağaçlar gibi bunlar üzerine düşünmemiz lazım. Bundan sonra böyle bakacağız. Çünkü önümüzdeki dönemlerde, önümüzdeki aylarda, yıllarda daha iyi olmayacak. Bunlar devam edecek. Ya biz kendimizi derleyip toparlayacağız ya da hep beraber yanıp yok olacağız” diye konuştu.