Ana Sayfa Arama Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

BTP lideri Hüseyin Baş hakim karşısına çıktı

Hüseyin Baş, “Bütün muhalefetin yargılandığı süreçten geçiyoruz. Türk siyasetinin bir an önce durulmasını temenni ediyoruz” dedi.

Hüseyin Baş, “Bütün muhalefetin yargılandığı süreçten geçiyoruz. Türk siyasetinin bir
Hüseyin Baş, “Bütün muhalefetin yargılandığı süreçten geçiyoruz. Türk siyasetinin bir an önce durulmasını temenni ediyoruz” dedi.
Bağımsız Türkiye Partisi (BTP) Genel Başkanı Hüseyin Baş Cumhurbaşkanına hakaret iddiasıyla yargılandığı davada ilk kez hakim karşısına çıktı. Çağlayan’daki 11. Asliye Ceza Mahkemesinde görülen duruşmada BTP lideri yaklaşık yarım saat süren sözlü bir savunma yaptı.
Duruşmada BTP lideri Hüseyin Baş’ın avukatlığını Prof. Dr. Ümit Kocasakal yaptı. Avukatların da savunmalarını yapmalarının ardından kararını açıklayan mahkeme davayı 15 Ocak’a erteledi.
“Türk siyasetinin bir an önce durulmasını temenni ediyoruz”
Mahkeme çıkışında açıklama yapan BTP Genel Başkanı Hüseyin Baş şunları söyledi;
“Bugün ilk duruşmamıza çıktık. Cumhurbaşkanına hakaret iddiası kapsamında savcılık esas hakkında mütalaasını verdi ve cezalandırma istedi. Duruşmada ara karar verildi ve Ocak ayına ertelendi. Süreci yine takip edeceğiz. Bizim daha önce söylediğimiz gibi herhangi bir hakaret ifadesini hiçbir şekilde kullanmamamız ve herhangi bir şahsa karşı da kullanmamamız sebebiyle zaten ortada bir suç oluşmadı. Suçun ne manevi, ne maddi unsurları ortada yoktu ama yargılama devam ediyor.
“Siyasetin siyasi zeminde yürüdüğü bir sürecin Türkiye’de başlamasını bekliyoruz”
Eylül ayı hızlı başlayacak, fırtınalı başlayacak gibi bir beklenti zaten vardı. İlk duruşma da benim duruşmamdı. Bu ay içerisinde 10’dan fazla duruşma var.  Bütün muhalefetin yargılandığı bir süreçten geçiyoruz.  Malumunuz CHP İstanbul İl Başkanlığı’na bir yargı kararı çıktı ve el çektirme kararı ortaya kondu. Dolayısıyla beklediğimiz gibi Eylül hızlı başladı. Her şey hızlı ilerliyor. Türk siyasetinin bir an önce durulmasını, karşılıklı anlayışın, nezaket dilinin ve hukukla değil de siyasetle mücadelenin zemininde yürümesini çok hızlı bir şekilde temenni ediyoruz. Aksi halde hepimiz yoruluyoruz. Bu anlamsız bir yorgunluk. Biz anlaşamayacak insanlar  değiliz, bu ülkede hiç kimse değil. Ama büyük bir kavga varmış gibi insanların önüne de koymaya gerek yok. Siyasetin de yumuşak ve siyasi zeminde yürüdüğü bir sürecin Türkiye’de başlamasını bekliyoruz.
“Türkiye’de muhalefetin siyaset yapma zemininin ayakta kalabilmesini sağlayacak dayanışma”
Sayın Vecdet Öz bizlere eşlik ettiler,  yanımızda oldular. Gerçekten gurur verici, mutluluk verici. Tüm teşkilat arkadaşlarıma da çok teşekkür ediyorum. Sayın Ümit Kocasakal savunmamızı yaptılar, kendisine de çok teşekkür ediyorum. Adalet Mülkün Temelidir Platformu ile görüştük. Zafer Partisi yetkilileri,  Adalet Partisi yetkilileri,  birçok siyasi parti
temsilcileri de katıldılar, iştirak ettiler. Hepsine de çok teşekkür ediyorum nazik desteklerinden ötürü. Bu dayanışma da Türkiye’de muhalefetin siyaset yapma
zemininin ayakta kalabilmesini sağlayacak dayanışmadır.”
“Sayın Hüseyin Baş bir partinin genel başkanıdır, demokratik hakkını kullanmıştır”
Çağlayan Adliyesine gelerek duruşmayı takip eden Adalet Partisi Genel Başkanı Vecdet Öz de “Sayın Hüseyin Baş bir partinin genel başkanıdır. Demokratik hakkını kullanmıştır, anayasal hakkını kullanmıştır. Bundan daha doğal, bundan daha olağan ne olabilir? Bir parti genel başkanı aynı zamanda cumhurbaşkanıysa, partiye söylenen söz cumhurbaşkanına hakaret olarak adediliyorsa o zaman demokrasinin bittiği yerdeyiz. Lütfen bunu Türk kamuoyunun çok iyi değerlendirmesi lazım. Sayın Baş içeride,  ‘Türk siyasetinin cezalandırılacağı yer sandıktır’ dedi. Millet bunun sandıkta hesabını soracaktır. Hepinize saygılar sunuyorum” dedi.
“Bu bir ifade hürriyeti davası”
Duruşmada BTP Genel Başkanı Hüseyin Baş’ı avukatlığını yapan Prof. Dr. Ümit Kocasakal ise “Bu sadece müvekkilin Hüseyin Baş’ın davası değil. Bu bir ifade hürriyeti davası. Bunu herkesin anlamasını istirham ediyorum. Kimsenin kimseye, Cumhurbaşkanı da dahil, kimsenin kimseye hakaret etme hakkı ve özgürlüğü yok ama kimsenin de hakaret olmayan bir şeyi hakaret olarak göstermek veya algılamak ve bunun üzerinden insanların üzerinde demoklesin kılıcını sallama gibi bir hakkı da yok. Herkes, belli konumlarda olanlar özetle kamuya mal olmuş kişiler, özellikle siyasetçiler daha tahammüllü olmak zorunda. Bu bir zorunluluk ve gereklilik. Yargı kararları bunu söylüyor. Bu olayda gerçekten hakaretamis hiçbir şey yok. Bir ifade hürriyeti, bir siyasi partinin genel başkanı olmaktan da kaynaklanan bir siyasi eleştiri ve değerlendirme hakkı mevcut. Dolayısıyla bu davanın önemi budur. Ben Atatürk’ümüzün şu sözüyle bitirmek istiyorum;  elbette alemde bir hak vardır ve hak kuvvetten üstündür” dedi.