El Konulan Can Holding’e Dair Neleri Biliyoruz, Neleri Bilmiyoruz?

Dün sabah saatlerinde Küçükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığı, Can Holding yöneticileri Mehmet Şakir Can, Kemal Can ve Kenan Tekdağ’ın da aralarında olduğu 10 kişi için gözaltı kararı verdi.

Holdingin sahip olduğu Show TV ve Habertürk dahil, basına ilk düşen bilgilere göre toplam 121 şirkete el konuldu.

Bu el koyma haberi sonrası holdingin faaliyetleri ve iktidarla ilişkileri merak konusu oldu.

Gelin şirketin hikayesine ve hakkındaki iddialara yakından bir bakalım…

1. Şirket, kendi web sitesinde temellerinin 1950’li yıllarda atıldığı belirtirken, asıl büyümenin ve holdingleşme adımının SSCB’nin dağılmasından sonra gerçekleştiğinin altını çiziyor.
2. “Orta Asya Türkiye Cumhuriyetlerinin serbest ticaret hayatına dahil olması nedeniyle bu bölgelere çok hızlı ve aktif bir giriş yaptığını” belirten Can Holding, Türkmenistan, Azerbaycan  Özbekistan, Kırgızistan’a giren ilk yabancı şirket olduğunu vurguluyor.
3. Şirket bu noktaların ardından Irak, Suriye, Lübnan, İsrail gibi ülkelere de doğrudan yatırım ve ticari faaliyetlere başladığını belirterek büyümeye devam ettiğini ifade ediyor.

Kısacası Türkiye’de siyasi iktidarların, patronlarla birlikte belirlediği ve işaret ettiği tüm yayılma alanlarına girme konusunda oldukça atak, açgözlü bir patron grubundan söz ediyoruz.

Şirket, özel olarak akaryakıt sektörüne odaklanarak 2000’li yıllarda büyümesini hızlandırırken, Enerji Petrol buradaki ana aktör oldu. Daha sonra ev aletleri, beyaz eşya işine de giren grup, adını daha çok Bilgi Üniversitesi ve Doğa Koleji’ni satın almasıyla duyurmuştu.

Şirketin son büyük adımı ise Habertürk ve Show TV’yi Ciner’den satın alması olmuştu.

Kaçakçılık iddiaları

Sosyal medya üzerinden yaptığı ifşalarla gündeme gelen ve geçtiğimiz temmuz ayında hayatını kaybeden mafya lideri olarak adlandırılan Muhammed Yakut, el konulan Can Holding’e dair iddialarda bulunmuştu.

Yakut katıldığı bir Youtube yayınında konuya ilişkin “Murat Can, Kemal Can, Türkiye’nin en büyük sigara kaçakçısı. Aynı zamanda akaryakıt kaçakçısı. Türkiye’de bir kaçakçı üniversite sahibi olabilir mi? Bu aile Bilgi’yi aldı, Doğa Koleji’ni aldı. Habertürk ve Show TV’yi aldı. Kimin emanetçisi bunlar? İbrahim Kalın’ın, Bilal Erdoğan’ın. 800 milyon dolara Ciner Grubu’nun tüm kanallarını aldılar. Bu devlette namuslu bir savcı yok mu?” demişti.

Bu iddialara dair ilgili isimlerden hiçbir açıklama gelmezken, Yakut aynı zamanda bu iki kardeşin,  Binali Yıldırım’ı sağlık sorunu yaşadığı dönemde evinde ziyaret ettiğini duyurmuş, daha sonra ziyaretin fotoğrafları da basına yansımıştı.

Hakkındaki iddialara dair resmi hiçbir açıklama yapılmayan şirketle ilgili 2002 yılında basına yansıyan bir haberde, bu süreç de gündeme gelmiş, söz konusu haberde şu ifadeler yer almıştı:

“Gürbulak, Kapıkule, İstanbul ve Mersin’de yapılan Duman Operasyonu’nda, mali boyutu 8 trilyon lirayı bulan sigara kaçakçılığı saptandı. Operasyon kapsamında DYP Ağrı Milletvekili Musa Konyar’ın amcasının oğlu Ekrem Konyar ile Murat Can gözaltına alınırken, ele geçirilen sigaranın yaklaşık 4 milyon paket olduğu kaydedildi.”

Bugün yapılan operasyon sonrası bu iddialara dair de bir açıklama gelip gelmeyeceği, ilgili isimlerin AKP bağlarının gündem olup olmayacağı merak konusu.

İstanbul’da Küçükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığı Can Holding yöneticileri Mehmet Şakir Can, Kemal Can ve Kenan Tekdağ’ın da aralarında olduğu 8 kişi için gözaltı kararı verdi.

4. Peki bu kadarlık kısmını devlet yetkilileri açıkladı. Velakin kamuoyunda açıklamaları ile gündem yaratan Muhammed Yakut,  diğer siyasiler ile ilgili detaylara da vakıf mıdır değil midir?

Yakın bir zaman dilimi içinde yapılan yerel seçimler öncesi ve sonrası, ciddi anlamda isim vererek dillendirdiği, önemli bir kentin  A. isimli Büyükşehir Belediye Başkanı için yapmadığı yada rica ile yaptırılmayan açıklamada, bu kişinin LONDRA‘da ciddi rakamlarda para stokladığı ve bölgenin etkin, M. isimli her dönemin adamı ile iş birliği içinde olma olasılığı var mıdır?