İYİ Parti Grup Başkanvekili Müsavat Dervişoğlu, Hazine ve Maliye Bakanlığı’ndaki görev değişimine ilişkin “Bakan ve bürokrat değişiklikleri, gece yarısı kararnameleri çözüm değildir” diyerek seçim çağrısı yaparken “Büyük Türk milleti, Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ı görevinden affetmeye hazır ve nazırdır” vurgusunda bulundu.
İYİ Parti Grup Başkanvekili Müsavat Dervişoğlu, Meclis’te düzenlediği basın toplantısında gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu.
Ekonomideki gelişmelere değinen Dervişoğlu, Ülkenin, “inatçı ve cahil bir iktidarın” elinde göz göre göre uçuruma sürüklendiğine ve Cumhuriyet tarihinde görülmemiş şekilde, Türk lirasının her geçen gün daha da değer kaybettiğine dikkat çekti.
Piyasaların durduğunu, esnafın dükkanını siftahsız kapattığını, mutfakta tencerenin kaynamadığını, gençlerin iş bulmaktan ümidini kestiğini ve yatırımcıların önünü göremediğini dile getiren Dervişoğlu, tüm bunlar olurken iktidarın gerçekleri ve memleketin halini görmek istemediğini belirtti.
Dervişoğlu, “Sayın Cumhurbaşkanı, konuşmaya başladığınızda bir zamanlar ‘bayrak gibidir’ dediğiniz paramız pul oluyor. Lütfen artık susunuz. Siz konuştukça döviz lobisi, rantçılar bayram ediyor, ‘dış güçler’ dediğiniz para babaları servetlerine servet katıyor. Sizin göreviniz, sıkıştıkça yarattığınız canavarlara, düşmanlara değil, milletimize hizmet etmektir. Milletimiz size yetkiyi bunun için verdi. Bu güveni artık daha fazla suiistimal etmeyiniz.” diye konuştu.
“TÜRK MİLLETİ HİÇBİR ZAMAN BU KADAR YALNIZ BIRAKILMADI”
Türk milletinin hiçbir zaman bu kadar yalnız bırakılmadığını vurgulayan Dervişoğlu, “En kötü zamanlarda bile devletin işleyen bir mekanizması, krize çözüm arayan bir aklı, piyasalar için mesai yapan kadroları vardı. Bugün hiçbiri yok, sadece sizin iki dudağınız var Sayın Cumhurbaşkanı. Bir ülke, bir millet, bu keyfiliği daha ne kadar taşıyabilir?” sorusunu yöneltti.
Dervişoğlu, “İktidarın görevi paramızı güçlü kılmak, üretimi devam ettirecek ekonomik önlemleri almak, Türk ekonomisini dış etkilere karşı dayanıklı hale getirmektir. Oysa bugün Türkiye’yi yöneten, daha doğru bir deyişle yönettiğini zanneden AK Parti iktidarı ve ortaklarının işi gücü slogan atmak, 19 yıllık vaatlerini 19 yılın sonunda tekrarlamak, milletimizin aklıyla alay etmektir. Türkiye, böylesi bir sorumsuzluğa daha fazla dayanamaz. Milletin ve bizim beklentimiz odur ki sandık gelmeli ve millet kendi geleceği ile ilgili kararı yine kendisi vermelidir. Türkiye’nin, ne bu iktidarı ne de onun ucube sistemini taşıyacak gücü kalmamıştır.” değerlendirmesinde bulundu.