Ana Sayfa Arama Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

CHP’lİ ÖZDEMİR;”AB’NİN ÇİFTE STANDARDI, İKİYÜZLÜLÜĞÜ DEMEYİ BIRAKIN, BİR YOL HARİTASI ORTAYA KOYACAK MISINIZ KOYMAYACAK MISINIZ?”

BAŞARISIZLIKLARINIZ İÇİN SALT AB’NİN ÇİFTE STANDARDI, İKİYÜZLÜLÜĞÜ DEMEYİ BIRAKIN, BİR

BAŞARISIZLIKLARINIZ İÇİN SALT AB’NİN ÇİFTE STANDARDI, İKİYÜZLÜLÜĞÜ DEMEYİ BIRAKIN, BİR YOL HARİTASI ORTAYA KOYACAK MISINIZ KOYMAYACAK MISINIZ?

CHP İstanbul Milletvekili Sibel Özdemir, Avrupa Birliği (AB) Başkanlığı’nın bütçesi üzerine yaptığı konuşmasında “Sayın Cumhurbaşkanı çıkıp kurucu üyesi olduğumuz kurumları ve kararları ‘Tanımıyoruz’ dediğinde, karar alma mekanizmalarında yer almayı hedeflediğimiz AB üyelik perspektifimizin bir inandırıcılığı kalır mı sanıyorsunuz Sayın Bakan? Bu çelişkili sürece neden bir ses çıkarmıyorsunuz ve etkisiz kalıyorsunuz?” dedi.

Meclis Genel Kurulu’nda Dışişleri Bakanlığı bünyesindeki AB Başkanlığı bütçesi üzerine söz alan Milletvekili Sibel Özdemir, “Türkiye-AB üyelik müzakerelerinin kısır bir döngüye ve açmaza girmesinin ardından durmasında Hükümetin ve Dışişleri Bakanlığının başarısızlığının nedenlerini” ortaya koydu.

Geçen yılki bütçe görüşmelerinde Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’na “AB üyelik müzakerelerimizde kişisel, günübirlik, popülist söylemlerle ilişkilerin çıkmaza, kısır döngüye girdiğini, somut sonuç almamız gerektiği uyarılarında” bulunduğunu ve beklentilerini paylaştığını hatırlatan Özdemir, “Siz de demiştiniz ki: ‘Bizim de eksikliklerimiz var, sorunları aşarak ilişkilerimizi gidermek istiyoruz.’ Peki, AB’yle ilişkilerimizde son bir yılda hangi eksiklerimizi giderdiniz, hangi sorunları aştınız, hangi somut kazanımları elde ettik? Bunlar yapmadığınız gibi ilişkilerde var olan açmazlar daha da derinleşirken yeni sorunların ortaya çıkmasına da engel olamadınız.” dedi.

REFORM PAKETLERİNİN EYLEM PLANLARININ UYGULAMADA CİDDİ BİR KARŞILIĞI YOK

Hazırlanan reform paketlerinin ya da eylem planlarının uygulamada ciddi bir karşılığının olmadığını söyleyen Özdemir, “Özellikle Cumhurbaşkanlığı hükûmet sistemiyle birlikte partili ve taraflı cumhurbaşkanı sistemi uygulamaları, güçler ayrılığı, bağımsız özerk kurumlar, denge denetleme, yargı bağımsızlığı, temel haklarda ciddi geriye gidişler sorun alanları, açmazlar olarak karşımızda duruyor ve bizden adım atmamız bekleniyor. Evet, bu alanlarda hazırlanan reform paketleri, yapılan yasal düzenlemeler uygulamada ama ciddi ve somut sonuçlar ortaya çıkarmadı, çıkarmıyor. Neden? Biz burada bir taraftan yargı reform paketlerini hep birlikte kabul ederken ama diğer taraftan Sayın Cumhurbaşkanının çıkıp da ‘Talimat verdim, bu can bu bedendeyken…’ dediğinde işte bu reform paketlerinin AB nezdinde hiçbir anlamı ve karşılığı kalmıyor Sayın Bakan.” şeklinde konuştu.

SİYASİ KRİTERLERDE SORUNLAR GİDEREK BÜYÜYOR

“Sahada ve masada güçlü Türkiye” savının AB sürecinde son bir yılda bir karşılığı ve bir kazanımı olmadığını kaydeden Özdemir, “Peki, ne olmuştur? Bırakalım bir ilerlemeyi, hızla geriye gidiyoruz; ilişkilerde güven kaybı, belirsizlik ve öngörülemezlik hâkim; siyasi kriterlerde sorunlar giderek büyüyor; müzakere başlığı açamadık, açılan herhangi bir başlığı da kapatamadık.” hatırlatmasında bulundu.

VİZE MUAFİYETİ HAKKINI ELDE EDEMEDİK

Özdemir, “AB, Yeşil Mutabakat’a geçerken, bunu tartışırken biz gümrük birliğinin güncellenmesinde bir aşama kaydedemedik hâlâ.” diyerek 18 Mart Mutabakatına değindi “Biz söz ve taahhütlerimizi yerine getirdik ama vize muafiyeti hakkını elde etme noktasında bir ilerleme olmadı; dahası, yine yaptırım, fon kesintisi tartışmalarının içinde kaldık. Ama en önemlisi, değerli milletvekilleri, ısrarla sürdürülen kişisel, popülist dış politika tavrına karşı aldığımız cevap da kişisel, popülist tavır noktasına geldi. Bunun sorumlusu kim? Tam da bu noktada sizi uyardığımız, öngördüğümüz beklenen sonuç ve ülkemizin karşı karşıya kaldığı tablo bu oldu maalesef.”

BAŞARISIZLIKLARINIZ İÇİN SALT AB’NİN ÇİFTE STANDARDI, İKİYÜZLÜLÜĞÜ DEMEYİ BIRAKIN

AB ile müzakere sürecinde yaşanan başarısızlıkların sorumlusunun Dışişleri Bakanı olduğunu ifade eden Özdemir, “Sayın Bakan, bu başarısızlıklarınız için çıkıp salt, AB’nin çifte standardı, ikiyüzlülüğü, siyasi tavrı, engeli, bunları lütfen, artık öne sürmeyi bırakın. AB ile ilişkilerimizde bilinen, veri olan bu koşulları siz yönetemediniz ve başarılı olamadınız Sayın Bakan. Doğu Akdeniz, Kıbrıs gibi hassas konularımızda malum ülkelerin ikili ilişkilerimize AB zeminine taşımalarına engel olamadınız. Haklı tezlerimizi dahi AB ülkelerine ve kurumsal yapılarına savunamıyor, anlatamıyorsunuz.” dedi.

EVRENSEL DEĞERLERDEN, KAZANIMLARDAN UZAKLAŞTIK

Gelinen aşamada AB ile sadece müzakere ve üyelik sürecinden uzaklaşmadığına vurgu yapan Özdemir, “Öncüsü olduğumuz, yüz yıl öncesinde kabul ettiğimiz, içinde itibarla yer aldığımız evrensel değerlerden, kazanımlarımızdan da hızla uzaklaşan tartışmalı bir ülke konumuna geldik ve bu konumdan çıkamıyoruz. Sayın Cumhurbaşkanı çıkıp kurucu üyesi olduğumuz kurumları ve kararları ‘Tanımıyoruz.’ dediğinde, peki bizim, şimdi, karar alma mekanizmalarında yer almayı hedeflediğimiz AB üyelik perspektifimizin bir inandırıcılığı kalır mı sanıyorsunuz Sayın Bakan? Bu çelişkili sürece neden bir ses çıkarmıyorsunuz ve etkisiz kalıyorsunuz? Bu çıkış, Türkiye’nin itibarını kazanımlarını ve çıkarlarını tehlikeye atmak değil mi Sayın Bakan?”

İSTANBUL SÖZLEŞMESİ’NDEN ÇIKILDI PARİS’İN AKIBETİ

Uzun süredir iddianamesiz uzun tutukluluk kararları nedeniyle uluslararası kamuoyuna taşınan hak ihlali davaları olduğuna değinen Özdemir, “İmzaladığımız ama bizim de uygulamasından sorumlu olduğumuz Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’ni, AİHM kararlarını tanımayan, uygulamayan bir ülke tartışmaları içindeyken, şimdi, bir de çıkıp öncüsü olduğumuz, çekincesiz imzaladığımız insan hakları, kadın hakları konusunda önemli bir eşik olan İstanbul Sözleşmesi’nden çıkarak ülkemizi Avrupa nezdinde yeni bir tartışmaya açmadınız mı? Bir uluslararası anlaşma olan Paris’i onaylarken yine, aynı zamanda bir başka uluslararası sözleşmeden bir gece yarısı, gerekçesiz, şahsi bir kararla çıkma çelişkisi ve güvensizliğini nasıl gidereceksiniz? Bunu nasıl anlatıyorsunuz Sayın Bakan?” dedi.

Özdemir,konuşmasını şöyle tamamladı:

“Sayın Bakan bugün size asıl sorum: AB ile ilişkilerimizde karşı karşıya kaldığımız tüm bu çıkmazlara, tüm bu olumsuzluklara, geri gidişlere -belki şimdi çıkıp yine “önyargılar” diyeceksiniz- tüm bunlara rağmen siz bugün çıkıp bize bir yol haritası ortaya koyacak mısınız koymayacak mısınız? Şüphesiz, AB Başkanlığının, Avrupa ülkeleri nezdinde kurumsal temsilcilerimizin, AB Uyum Komisyonu Başkanları, değerli üyeleri; hepimiz ne olursa olsun ilişkilerin sürdürülmesi ve normalleşme çabaları içindeler. Ben de üyesi olduğum Komisyon gereği bu durumlara şahitlik ediyorum. Ancak, bu kurumsal çabanın ve ilişkilerin arkasında güçlü bir siyasi irade yok; günübirlik, kişisel, popülist söylemlere tüm çabalar heba ediliyor, siz de buna izin veriyorsunuz Sayın Bakan.

Son olarak değerli milletvekilleri, biz CHP olarak gerçek anlamda güçlü bir siyasi iradeyi ve reform programını ortaya koyarak AB ile adil, eşit, itibarlı bir üyelik zeminini kurarak ülkemize kaybettirdiğiniz tüm bu zamanı ve kazanımlarımızı geri alacağız.”