İş Birliği ve Mutlu Son

Siyasi anlamda İzmir’de kendini sağ ile sol olarak adlandıran gruplar arasında çok keskin bir ayırım var ve bu ayırım açıkça birileri tarafından da körükleniyor. Daha doğrusu keskin ayrılıklardan birileri nemalanmaya çalışıyor. İlginç olan ise herkesin demokrasiden bahsettiği halde farklı görüşlere karşı demokrasinin aklımıza gelmemesi. İçerideki politik tartışmalarda bu durum doğal olsa da ulusal politikalarda farklı görüşlerin belli bir noktadan sonra bir devlet geleneğinin oluşmasında konsensüs  yaratılıp bir olmak gereğinin düşünülmemesi.

Ne yazık ki bunu dahi beceremedik çoğu zaman.

İzmir’de de benzer anlamda yerel iktidar ve muhalefet birbirine iyi gözle bakmadıkları için kentin en küçük sorunu dahi el birliğiyle çözülemez hale gelmişti. Yan yana gelmeyi beceremeyen kentin yönetici ve karar verici takımı sorunların çözümünde genel olarak hep karşı karşıya oldular.

Ama ne mutludur ki bu anlaşılmaz tavır geçtiğimiz hafta kırıldı İzmir için güzel bir adım atıldı ve bu adımdan İzmirliler kazandı. Yerel iktidar ve muhalefet aynı noktada birleşti Bakanlığın da yardımı ile özellikle toplu taşıma araçlarını kullanan tüm vatandaşlar için gerçek anlamda mutluluk verici bir sonuca ulaşıldı.

Toplu taşımada 90 dakika meselesinden bahsediyorum.

“Toplu taşımada 90 dakika ücretsiz aktarma UKOME Genel Kurulu’nda bu kez kabul edildi.” 

İnanın İzmirli çalışan vatandaşları bu pahalılıkta bundan daha mutlu edecek bir olay olamazdı.

Bu nedenle hem Büyükşehir Belediye Başkanımız Sayın Tugay’a hem AK Parti İzmir İl Başkanı Sayın Saygılı’ya hem kendi adıma hem de tüm İzmirliler adına teşekkür ediyorum.

Aslında özlenen, istenen ve beklenen de buydu.

Demek ki özellikle Belediye Başkanları açısından, kendi yetki alanları dışında kalan halkın gereksinimleri için isteyince, muhalefetle birlik olunca İzmir için, İzmirli için bir şeyler yapılabiliyormuş. 

Yerinde ve zamanında istemeyi bilmek gerekiyormuş. 

Ama Sayın Tugay ile Sayın Saygılı birlik olup bu işi bakanlıktan çözünceye dek neler konuşuldu neler. 

İzmir’in güzide vekilleri sorun için çözüm üretmeye yardımcı olacaklarına bol bol konuşup birbirlerine gol atmaya çalıştılar. Herkes diğerinin yanlışını veya eksiğini gözler önüne sermeye çalıştı. Açıkça bir gösteri yaptılar taraftarlarına. 

Oysa yapılması gereken belliydi.

Sorunun çözüm adresleri ve belediyelerin olanakları belliydi.

Vatandaşın mağduriyetinin göz önüne alınması yerine puan toplama, ne ve nasıl olursa olsun gol atma düşüncesiyle yola çıkılınca böyle oluyordu.

Ne yazık ki yıllardır kurtulamadığımız gösterilerden biri sahneye sürüldü her zamanki gibi ama ne mutlu ki başkanların devreye girmesi ile sorun çözüldü.

İzmir’de İktidar ve ana muhalefet arasındaki bu ayak oyunlarından hep İzmirli zarar gördü. Yapılması gereken yatırımlar zamanında ve yerinde yapılamadı. Gereksiz harcamalar kentin yatırım planlamasını etkiledi. Eksiklikler bankalara borçlanarak giderilmeye çalışıldı. Yapılmayan yatırımlar da İzmirlinin günlük yaşamını fena halde etkiledi.

Ama bu bazı fanatiklerin umurunda dahi olmadı.

Bu durum sürgit devam edemezdi ki iki başkan bu saçma söylemlere İzmirli için DUR demeyi bildi.

Peki, bu özlenen işbirliği devam edebilir mi?

Başkan Tugay ve Başkan Saygılı bu istemezükçü, her şeye olumsuz yaklaşan takımın tavırlarının baskısı altında kalmadan onların yaygaralarından uzak, bu kentin, yaşayanların çıkarları için iş birliklerine devam edebilirler mi?

Neden olmasın?

Konu İzmir ve İzmirli ise her iki başkanın da yapmaları gereken bu değil mi?

Burada önemli olan başkanların tavırları olduğu kadar, yerel iktidar ve muhalefet partisi taraftarlarının böyle durumlarda kendi partilerine baskı yapmaları.

Vatandaş olarak bu görevi yerine getirebiliyor muyuz?

Orası şüpheli.

Çünkü konu halk olunca A veya B partisinin değil halkın çıkarı öne çıkarılmalı. Kaldı ki halkın gereksinimleri yerine parti çıkarını düşünmek çok büyük bir insafsızlık olmaz mı?

Bu kente bir şeyler yapılacaksa o veya bu söz verdi diye değil halkın gereksinimi olduğu için yapılmalı.

Her iki başkanın kentin sorunları konusunda söyledikleri de önemli. 

Başkan Saygılı:” “Şehrimizin sorunlarını birlikte ele alarak çözüm için nasıl yardımcı olabileceğimizi istişare ettik. Bakanlıklarla yapılacak ortak çalışma için bir ekip oluşturacağız”.

90 dakika sorunu çözümlenmesi sonrası Başkan Tugay da işbirliği için Saygılı’ya ‘UKOME’de kararın oy birliği ile çıkmasında, Bakanlık ve diğer kurumlarla kurduğu iletişimle katkı veren AK Parti İzmir İl Başkanı Sayın Bilal Saygılı’ya çok teşekkür ediyorum. Değerli hemşerilerimizin kent yaşamlarını kolaylaştırma yolunda tüm kurumlarla yapıcı iş birliği çabalarımız devam edecektir’ diyerek teşekkür etmesi gelecek günler için İzmir’de ortak güzel işler yapılabileceğinin de göstergesi olmuştur.

Ne diyelim ne mutlu bize

İzmir ve İzmirli için işbirliğinin devamı dileğiyle…