Vefa Bir Semtin Adı Değildir..

1960 yılında İstanbul’da, Kemal Uzan’ın oğlu olarak dünyaya geldi. Alman Lisesi’nin disiplinli koridorlarından geçti, yol onu Amerika’ya, Pepperdine Üniversitesi’ne götürdü. İşletme okudu ama aslında okuduğu şey çağın ruhuydu.

1990’lara gelindiğinde Türkiye’de akşamlar hâlâ devlet kanalına bağlıyken, o anteni göğe çevirdi. Star1 diye bir kanal yayına girdi. Ardından Teleon, Kral TV, Star TV…

Müzik artık sadece kasetlerde değildi, Kral FM, Süper FM, Metro FM, Joy FM frekanslarda dolaşıyordu. Yeşilçam’ın filmleri, diziler, eğlence… Türkiye ilk kez “özel” kelimesine alıştı. Bir dönem Star Gazetesi tiraj rekorları kırdı. O yıllarda “ilk” kelimesi, Uzan soyadının yanına sık sık ilişir olmuştu.

Sonra cep telefonları girdi hayata. Telsim’le birlikte bazı kavramlar günlük dile karıştı. “Bas Konuş” derken, ülke konuşmaya başladı.

2000’lerin başında bu kez siyaset sahnesine çıktı. 2002’de Genç Parti kuruldu. “Mazot 1 YTL olacak” sloganları meydanlarda yankılandı. Sandıkta baraj geçilemedi ama iz bıraktı. Kısa sürede milyonların dikkatini çeken bir siyasi figür doğdu. Kimi için umut, kimi için tartışmaydı…

Ardından davalar, el koymalar, TMSF süreci, İmar Bankası dosyaları… Gücün zirvesinden sert bir düşüş geldi. Yollar Fransa’ya uzandı. Siyasi sığınma, sürgün hayatı, uzaktan izlenen bir memleket.

Kimi onu ilk televizyon yayınıyla hatırlar, kimi meydanlardaki sloganlarıyla, kimi de yarım kalmış bir dönemin simgesi olarak. Ama kim nasıl hatırlarsa hatırlasın bir döneme adını yazdırdı.

Bugün doğum günü

Mutlu yıllar @cemuzan

Bazı hayatlar, sevilse de eleştirilse de, unutulmaz.